Bir Emre Yeksan filmi Körfez, 30 Ağustos – 9 Eylül tarihleri arasında gerçekleşecek 74. Venedik Film Festivali’nde izleyiciyle buluşuyor.
“Geleceğe dair düşüncelere daldığımızda endişeli ya da hülyalı olması fark etmez, iki farklı şeydir bizi meşgul eden. İlki kendi hayatımız, önümüzdeki yılları neyle dolduracağımızdır. İkincisi ise bizim varlığımızdan bağımsız, yaşadığımız dünyanın, çocuklara bırakacağımız hayatın ne olacağıdır.”
Bu sözlerle başlıyor Emre Yeksan filmini anlatmaya. Biz onu daha evvel “Süt, Unutma Beni İstanbul, Sesime Gel” gibi filmlerin yapımcı koltuğunda görmüştük. Fakat bu sefer senaryosunu Ahmet Büke ile kaleme aldığı ‘Körfez’ filmiyle karşımızda.
Aradan uzun yıllar geçtikten sonra İzmir’e, bir nevi geçmişine dönen Selim’in hikayesini anlatan filmin oyuncuları arasında Ulaş Tuna Astepe, Ahmet Melih Yılmaz, Serpil Gül, Müfit Kayacan, Cem Zeynel Kılıç, Damla Ardal ve Merve Dizdar gibi isimler yer alıyor.
Filmin dikkat çekici noktalarından biri İzmir’in adeta bir karakter gibi karşımıza çıkıyor olması. Alsancak’tan Karşıyaka’ya, Göztepe’den Çiğli’ye, Bayraklı’dan Kadifekale’ye kadar adım adım yaşadığımız İzmir, Selim’in yolculuğuna tanıklık ediyor.
Geçmişin izlerinin arasında umuda dair az da olsa bir ihtimalin hayallerini inşa etmek istediğini söylüyor Emre Yeksan, insanın ve insanlığın geçmişine yapılan yolculuklarla.
Geçmişin nostaljisi ve geleceğin belirsizliği arasında kalmış şimdinin modern insanları, bizler!
Kimimiz Selim gibi doğduğumuz kentin sokaklarında peşine düştüğümüz izlerle, kimimiz bir kurabiye kokusuyla ya da bir sesle arıyor geçmişin izlerini. Bir durakta otobüs bekliyorsunuz ve kulağınızda geçmiş zaman melodileri çalıyor. Gündüz düşleri görüyorsunuz. Birbiri ardına kovalanan düşünceler sonrasında ‘Ben buraya nerden gelmiştim,’ şaşkınlığı yaşıyorsunuz. Bir yerden gelmedik. Hepsi hep bizimleydi.
Bergson’a göre geçmiş, yaşanmış olduğu için uzaktır, ulaşılmazdır. Fakat var olmuş olduğu için de varlığın kendindedir. Maddesel olarak yoktur evet ama bilincimizdedir ve kendi şimdisini yaratabilir. Bazen bir fotoğraf karesiyle taşıverir bilinçaltından, bazen doğdunuz evin sokağından geçerken. Dolayısıyla zaman düz bir çizgide değil dairesel bir eksende hareket eder. Adeta sonsuz bir şimdi yaratılır bu yüzden.
Emre Yeksan da Körfez ile sizi bu sonsuz şimdinin hikayesine davet ediyor.
Keyifli seyirler!
