“Daha on yaşındayken beni yazar olmaya iten şey bilimkurgu ve fantazya kitaplarıydı. Eğer bir yazarsanız evden çalışabilir, kimseyle konuşmak zorunda kalmaz ve tüm gün boyunca bir şeyler uydurabilirdiniz.”
Colson Whitehead
Belki de kullanmakta olduğumuz cep telefonlarını düşlerine borçlu olduğumuz, bilimkurgunun büyük ustası Arthur C. Clarke anısına 1987 yılından beri verilen Arthur C. Clarke Ödülü’nün bu yılki kazananı açıklandı: The Underground Railroad (Yeraltı Demiryolu) romanıyla Colson Whitehead!
Bize hiç de yabancı olmayan bu ismi en son Man Booker Ödülü’nün uzun listesinde görmüştük. Hatta kulislere göre listenin en sağlam adaylarından biri olduğu söylenmişti.
Man Booker’ın uzun listesinde aday olmasının hemen ardından da Londra’da düzenlenen törende 31. Arhur C. Clarke Ödülü’nün kazananı olduğu açıklandı.
Bize yabancı gelmemesinin bir diğer sebebi de okuyucu olarak bu isme ve romanlarına aşina olmamızdan kaynaklanıyor. Şu sıralar baskısı olmasa da ilk olarak, New Voices Ödülü’nü kazanan ayrıca PEN/Hemingway Ödülü’ne de aday gösterilen ‘Asansör’ romanıyla bizle buluşmuştu Whitehead, yine 2013 yılında Siren Yayınları ‘Bölge B1R’ eserini yayınlamıştı.
Ödülü kazanan roman The Underground Railroad; pamuk tarlalarında köle olarak çalışan bir kadının sıra dışı bir tren yoluyla kaçış hikâyesini anlatıyor. Ayrıca Whitehead’in bu kitabı yine Siren Yayınları tarafından “Yeraltı Demiryolu” adıyla okurlarla buluşacak.
Ödül direktörü Tom Hunter’ın, “Bilimkurgunun, hem güncele dokunma hem de ufuktaki geleceğe sabırla mesaj göndermekteki esrarengiz yeteneğini kanıtlayan bir kitap” sözlerini kullanarak övgü sunduğu kitap daha evvel de National Book Award, Carnegie Madalyası ve Pulitzer Ödülleri’ne de layık görülmüştü.